KÖK HÜCRE HAKKINDA TEMEL BİLGİLER;
Kök hücreler, çeşitli dokulara farklılaşma potansiyeline sahip, herhangi bir doku spesifik fonksiyonu olmayan farklılaşmamış vücudumuzun temel taşı olan hücrelerdir.
Alman Biyolog Haeckel “Yaradılışın Doğal Tarihi’’ isimli çalışmasında ilk defa kök hücre terimini 1873 yılında kullanmış, embriyodaki daha özel hücrelere dönüşebilen farklı hücre kısımlarına atıfta bulunan kök hücre terimi ise August Weismann tarafından “germplasm” teorisi olarak 1885 yılında ortaya atılmıştır. Embriyonik kök hücrenin özellik Haecker tarafından 1892 yılında tanımlamıştır. Artur Pappenheim 1905 yılında hematopoezin diyagramını çizerek bütün kan sistemi hücrelerinin “kök hücre/stemcell” olarak adlandırdığı ortak bir öncü hücreden köken aldığını ilk defa teorilemiştir.
‘’Kök hücre” terimi literatür içeriğinde ilk defa Sabin, Doan ve Forkner (1932) tarafından ve literatür başlığında başlığın da ise Arrick (1947) tarafından “Stem Cell Lymphoma of The Newborn” başlıklı makalesinde kullanılmıştır. Sabin ve diğerleri tarafından yayınlanan makalede veriler açık ve net bir şekilde Hematopoetik Kök Hücre(HKH)/Hematopoetic Stem Cell(HSC) var olduğunu ve radyasyonla zarar gördüğüne işaret edilmesiyle birlikte Becker, McCulloch ve Till (1963) tarafından yüksek etkili bir çalışma ile (high impact paper) fare Kİ/BM’un (Kemik İliği/Bone Marrow) nakledilmesi ile dalakta kolonilerin oluşumunun gösterilmesi ile ilk defa Kİ’nin kök hücre içeriği ispatlanmıştır.İlk defa Gatti, Meuwissen, Allen, Hong ve Good (1968) HKH’leri transfer ederek KİT/HSCT (Kemik İliği Transplantasyonu/Hematopoietic Stem Cell Transplantation) gerçekleştirmiş ağır SCID’li (Kombine İmmün Yetmezlik Hastalığı/Severe Combined İmmunodeficiency) ikiz kardeşleri başarıyla tedavi etmiştir.
Prindull ve Prindull (1978) tarafından insan kordon kanında HKH’lerin varlığı gösterilmesinden sonra G. R. Martin (1981) tarafından ilk defa farelerden, Doetschman, Williams ve Maeda (1988) tarafından sıçanlardan ve Thomson ve diğerleri (1995) primatlarda in vitro olarak kök hücre dizisi oluşturulmasıyla kök hücre çalışmaları hız kazanmış ve 20. yüzyılın sonunda Edinburgh’da Roslin Enstitüsü’nde “Dolly’’ ismi verilen bir koyunun klonlanması başarılmıştır (Campbell, McWhir, Ritchie ve Wilmut, 1996). Her ne kadar (Thomson ve diğerleri, 1998) tarafından insan embriyonik kök hücre dizisi türetilmiş olsa da etik nedenlerden dolayı insan embriyonik kök hücreler alanında araştırma yapılamamaktadır. Bonnet ve Dick (1997) yaptıkları bir çalışma ile kanser kök hücrelerinin varlığını ortaya koymuştur.
Bugün birçok araştırmacı kök hücrelerle ilgili çalışmalarına devam etmektedir. NIH (Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü/National Institutes of Health, USA) tarafından hazırlanan Amerikan Tıp Kütüphanesi’nin (US National Library of Medicine) araştırma motorunda bulunan kök hücreyle ilgili yapılan çalışma sayısı hali hazırda 427.624’ü geçmiştir. (10.05.2020) https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/?term=stem+cell.
Başlıca kök hücre tipleri embriyonik kök hücreler ve erişkin kök hücrelerdir. Fetal (doğum öncesi) dokularından izole edilen kök hücrelere ise fetal kök hücreler denir. Fetusun amniyo sıvısından da kök hücreler elde edilmiştir. Ayrıca doğumda toplanan kordon kanından da kök hücreler elde edilebilir ve bunlar günümüzde klinikte tedavi amaçlı kullanılmaktadır. Kök hücre tipleri içerisinde son yıllarda üzerinde en çok durulan ve Yamanaka adlı Japon araştırıcıya 2012 yılı Nobel ödülünü kazandıran hücre tipi ise iPSC’ lerdir. Bu hücreler; in vitro ortamda olgunlaşmış bir hücreye (ör. fibroblast) embryonik dönemde aktif genlerin aktarılmasıyla elde edilirler. Böylece farklılaşmış, olgun bir hücre yeniden programlanarak embriyonik kök hücreye benzer pluripotent özellik kazanır. Böylelikle, hastalık mekanizmalarının çalışılabilmesi, hastalık modellenmesi, ilaç denemeleri ve istenilen doku tipine farklılaşabilme özellikleri nedeniyle hasar onarımında kullanılabilme potansiyeli taşımaları iPSC’ leri günümüz tıbbının en ilgi çeken konularından birisi haline getirmiştir.
ERİŞKİN KÖK HÜCRELER
Vücutta birçok doku ve organın örneğin kemik iliği (Kİ), kardiyak, nöronal, hepatik, intestinal, deri vb. kök hücresi bulunmaktadır. Bunlar erişkin kök hücreler olarak adlandırılır. Erişkin kök hücreler bulundukları organa ait tüm hücre tiplerine farklılaşıp bulundukları dokuya hücre temininde görevlidirler.
HEMATOPOETİK KÖK HÜCRELER
Kİ’ inde erişkin kök hücreleri içinde en çok araştırma yapılan ve en iyi bilinen hücrelerden biri olan hematopoetik kök hücreler (HKH) yer alır. Kİ’ deki tüm çekirdek hücrelerin %0,5’inden daha azı HKH’lerdir. HKH’ler, E. Donnall Thomas’ın Nobel Ödülünü kazanmasına neden olan 1957 yılında ilk allojenik KİT gerçekleştirmesi ile KİT, kordon kanı nakli ve periferik kan kök hücre nakli uygulamalarıyla klinikte uygulama alanı bulmuş ve standart tedavi yöntemleri arasına girmiştir.
Günümüzde EBMT (Avrupa Kan ve Kemik İliği Nakli) üyesi olan 60'tan fazla ülkeden 550'den fazla merkezden 4500'den fazla doktor, hemşire, bilim adamı ve diğer sağlık uzmanı hematopoietik kök hücre nakli (KİT) ve hücresel terapi alanında araştırma ağına katılmaktadır. EBMT verilerine göre yılda yaklaşık 40 000 hastaya malign ve malign olmayan hastalıklar nedeniyle KİT yapılmaktadır ve kayıtlı vaka sayısı 500 000 aşmıştır (EBMT, 2017).
Kök hücre nakli alanında ülkemiz Avrupa’da ilk 5 ülke içinde yer almaktadır. 2019 yılı itibarı ile ülkemizde 5190 KİT yapılmıştır. Bugün Türkiye’ de Sağlık Bakanlığı’ ndan onaylı 93 KİT merkezi bulunmaktadır. Bunlardan iki tanesi uluslararası akreditasyona sahiptir.
Hücresel tedavi uygulamaları ile ilgili kalite yönetim sistemi uygulayan Uluslararası akreditasyon organları arasında;
MEZENKİMAL KÖK HÜCRELER
2000’li yıllardan sonra ise, HKH’lerin transplantasyonu dışında, organ hasarlarında rejeneratif amaçlı kullanımı gündeme gelmiş ve klinik araştırma kapsamında çok sayıda merkezde bu uygulamalar yapılmaya başlanmıştır. HKH’ lerin hasar onarımındaki rolleri olduğu kabul edilse de bu amaçla yapılan klinik uygulamalarda etkinlik sınırlı kalmış, Rejeneratif tıpta HKH’ lerin yerini bağ doku kökenli olan mezenkimal kök hücreler (MKH) almaya başlamıştır.
MKH’ lar dokularda bulunan temel hücre tiplerinden bir tanesidir. 19. Yüzyılın ortalarında bulmuş ve daha sonra birçok araştırmaya konu olmuştur. MKH’ lar bağ dokusu kökenli hücreler olduklarından aynı zamanda bağ dokusu (stromal) kök hücreler olarak da adlandırılırlar. Tüm dokulardaki doku özgün fonksiyonların yürütülmesinde dokuya destek olan hücrelerdir. MKH’ lar vücutta eksilen hücrelerin yerini alarak hemostazın sağlanmasına destek olurlar.
MKH’ ların Kİ’ de hem periferik kandan hem de kordon kanından çok yüksek olduğu gösterilmiştir. Ayrıca yağ dokusu başta olmak üzere birçok dokuda, bağ dokusu hücrelerinin ana kaynağını teşkil ederler ve bu dokulardaki kemik, kıkırdak, yağ dokusu, tendon, ligament, bağ dokusunun diğer hücreleri vb (ve benzeri) farklılaşabilirler. Bu özelliklerinden dolayı rejeneratif tıpta zedelenen organ ve doku hasarının tamirinde önemli role sahiptir.
MKH’ lar uzun yıllar hipoimmünojenik veya 'bağışıklık ayrıcalığı' olduğu bildirilmiştir; MKH' ların immün düzenleyici moleküler salgılayarak baskılayıcı bir yerel mikro çevreyi oluşturup direkt ve dolaylı olarak immün hücrelerin modüle ederek (immün regülasyon) immün cevabın oluşmasını engelledikleri için kültürde büyütülmüş MKH' ları içeren terapiler uygulanmaktadır.
Alerjik rinit, astım, otoimmün duyu kaybı, kolit, immün trombositopeni, otoimmün ensefalomiyelitis, romatoidartrit, sistemik lupus eritamatozus, GVHD, otoimmün tiroid, otoimmün myasthenia ve kontak dermatit gibi birçok hastalık için oluşturulan hayvan modelinde MKH tedavisinin ümit verici sonuçlar vermesi MKH’ nın tedavi seçeneği olarak kullanıldığı 6 000’den fazla klinik çalışmanın önünü açmıştır (NIH, 2017).
Yaş, hastalık, hasar veya doğuştan bozukluklar sebebiyle fonksiyonlarını yitiren doku veya organların tamiri veya yenilenmesi için mühendislik ve yaşam bilimi prensiplerini uygulayan kök hücrelerin üretimi ve kullanımı, doku mühendisliği ve yapay organların üretimi içeren disiplinler arası bir alan olan rejeneratif tıp ile hastalıklı ve yaralı dokular ve organlar potansiyel olarak eski haline getirilebilir veya değişimi için canlı işlevsel dokular yaratılabilir.
Solid organ nakillerinde MKH’ ların in vitro ve preklinik modellerde immünomodülatör ve rejeneratif özellik gösterdiği ortaya konmuştur.
MKH'l ar, nöronları ve oligodendrositleri, trofik ve anti-apoptotik moleküllerin salınması yoluyla apopitozisden kurtarabildikleri ve mikroglial hücreler ve astrositler üzerinde yangıyı söndürücü ve çoğalmayı engelleyici etkiye sahip olabildikleri; bu da bir nöroprotektif mikro ortamın indüksiyonuyla sonuçlandığı ve buna ek olarak, MKH’ lar, lokal nöronal öncü hücrelerin çoğalmasını ve olgunlaşmasını teşvik edebildiği böylece olgun nöronlar ve oligodendrositlere farklılaşmalarına neden oldukları bu özelliklerinden dolayı nörodejeneratif hastalıkların tedavisinde kullanılmak için çalışmalar devam etmektedir.
Miyokart enfarktüsünde, otoimmün hastalıklarda, diyabette MKH’ ların bir tedavi seçeneği olabileceği düşünülmektedir.
MKH’ ların immün düzenleyici etkisi nedeni ile klinikte kullanıldığı hastalıkların başında GVHD gelmektedir. GVHD KİT’in morbidite ve mortaliteye neden olan ağır kemoterapi ve radyoterapi sonucu ağır immün baskılanmış hastalarda deride, karaciğerde ve akciğerde hasarında MKH’ ların yangının baskılanmasında ve belirtilerin gerilemesine katkı sağladığı gösterilmiştir.
KÖK HÜCRE ENSTİTÜLERİ HAKKINDA TEMEL BİLGİLER;
YURT DIŞINDAKİ KÖK HÜCRE ENSTİTÜLERİ
Yurt dışında kök hücre çalışmaları kapsamında organize bir şekilde oluşturulan enstitüler bulunmaktadır. Bunların çoğu özellikle kök hücre alanında araştırma yapmak için kurulmuştur. Amerika gibi bazı ülkelerde enstitüler üniversitelerin bir parçası veya herhangi bir kuruma bağlı olmadan (non-profit organizations) kurulabildikleri gibi Rusya gibi bazı ülkelerde de kamu kurumlarının bir parçası olabilmektedirler.
AMERİKA;
Bunun dışında Amerikada kök hücre çalışmaları eyaletler kapsamında desteklenen kurumlar;
AMERİKADAKİ BAZI KÖK HÜCRE ENSTİTÜLERİ;
Amerikan Gıda ve İlaç Yönetim Bölümü (USA, Food and Drug Administration (FDA))
FDA, Amerika Birleşik Devletleri'nde kök hücre ürünlerini düzenleme yetkisine sahiptir. Hücresel tedavi ürünleri ya FDA onaylı veya FDA tarafından hakkında araştırma yapılmasının devam etmesine izin verilen yani bir klinik araştırma planı olan Araştırılan Yeni İlaç Başvurusu (Investigational New Drug Application (IND)) kapsamında incelenmektedir. 2017 yıllında FDA kök hücre hakkındaki düzenlemeleri ve kök hücre kliniklerinin gözetiminin artırıldığını duyurdu (Statement from FDA Commissioner Scott Gottlieb, M.D. on the FDA’s new policy steps and enforcement efforts to ensure proper oversight of stem cell therapies and regenerative medicine, August 28, 2017).
FDA resmi web sayfasında insanları kök hücre uygulamalarının kötüye kullanıldığı kliniklerden korumak için gözetim ve yaptırımların artması ile birlikte medikal endüstriyi kök hücre ürünlerinin potansiyelinden hastaların uygun şekilde yararlanabilmesi için innovatif çalışmalara teşvik etmeye devam ederken, araştırmacıların klinik denemeler adı verilen iyi kontrol edilen insan çalışmalarında üretilen araştırma ürünlerininde FDA tarafından kapsamlı bir inceleme sürecinden geçtiği belirtilmektedir.
Aynı zamanda her ürünün güvenliği, saflığı ve gücünü anlamak için FDA’ nın incelemesinin bir parçası olarak, araştırmacılardan her bir ürünü nasıl üretileceğini göstermesinin de talep edildiği ifade edilmektedir.
Bunlara ek olarak kök hücre ürünleri FDA tarafından onaylanmadan kullanıldığında veya işlemenin doğası ve derecesi ile ilgili olarak minimum düzeyde manipüle edilen şekilde işlendiklerinde FDA’ in çeşitli idari ve adli kararlar alabileceği ve ilgili ihlallere bağlı olarak cezai yaptırım da dahil olmak üzere çeşitli eylemlerde bulunabileceği belirtilmekle birlikte FDA’ in, bilimsel kanıtların ürünün güvenliğini ve etkinliğini desteklediği yeni kök hücre tedavilerinin geliştirilmesi ve lisanslanmasına yardımcı olmaya devam edeceği eklenmektedir.(https://www.fda.gov/consumers/consumer-updates/fda-warns-about-stem-cell-therapies)
Mart 2017'de FDA, kök hücre tedavisinin yararlarını ve risklerini daha da açıklığa kavuşturmak için, perspektif bir makale yayınladı (Clarifying Stem-Cell Therapy's Benefits and Risks. Marks PW1, Witten CM1, Califf RM1. N Engl J Med. 2017 Mar 16;376(11):1007-1009. doi: 10.1056/NEJM p:161372-3. Epub 2016 Nov 30.)
Kök Hücrelerden Elde Edilen FDA Onaylı Ürünler Hakkında
Amerika Birleşik Devletleri'nde kullanım için FDA onaylı tek kök hücre bazlı ürünler, kordon kanından türetilen kan oluşturan kök hücrelerden (hematopoietik progenitör hücreler) oluşur. Bu ürünler hematopoietik sistemi etkileyen rahatsızlıkları olan hastalarda sınırlı kullanım için onaylanmıştır. Bu FDA onaylı kök hücre ürünleri aşağı da listelenmiştir.
Kemik iliği de bu tür hastaların tedavisi için kullanılır, ancak genellikle kullanımı FDA tarafından düzenlenmez.
Biological Products: Cellular Therapy and FDA Approved Products. Golchin A1, Farahany TZ2. Stem Cell Rev Rep. 2019 Apr;15(2):166-175. doi: 10.1007/s12015-018-9866-1.
FDA tarafından onaylanan ürünlerinin bazıları aşağıda listelenmiştir.
Diğer ülkelerde kök hücre faaliyetlerini destekleyen kurumlar aşağıda listelenmiştir.
The UK Medical Research Council, UK Stem Cell Bank
TÜRKİYEDE KÖK HÜCRE ALANINDA YAPILAN ÇALIŞMALAR
DERNEKLER VE VAKIFLAR
KÖK HÜCRE ALANINDAKİ KURUM VE KURULUŞLAR
KÖK HÜCRE İLE İLGİLİ MEVZUATLAR
Ülkemizde kök hücre uygulamaları Türk Ceza Kanunun 90’ıncı ve 91’inci maddeleri kapsamında değerlendirilmektedir.
01.05.2006 tarihli ve 8647(2006/51) sayılı ‘’Kök Hücre Çalışmaları’’hakkındaki Genelgenin ekinde‘’ Klinik Amaçlı Embriyonik Olmayan Kök Hücre Çalışmaları Kılavuzu’’ yayınlanarak klinik amaçlı embriyonik olmayan kök hücre çalışmaları ve uygulamalarının çerçevesi çizilmeye çalışılmıştır.
05.04.2008 tarihli ve 1365 (2008/10) sayılı ‘’Kök Hücre Çalışmaları’’ hakkındaki genelgede ise hematopoetik kök hücre nakli standart tedavi şekli olarak kabul edilmiş ve diğer kök hücre uygulamaları klinik deneme ve klinik araştırma kapsamında kabul edilmiş olup, genelgenin ekinde ‘’Doku ve Hücrelerin Kullanıldığı Klinik Araştırma ve Klinik Denemeler Rehberi’’ yayınlanmıştır.
01.02.2012 tarihli ve 28191 sayılı ‘’Organ ve Doku Nakli Hizmetleri Yönetmeliği’’ ise kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek veya tüzel kişiler tarafından açılan organ ve doku nakli merkezleri, organ ve doku kaynağı merkezleri ve doku tipleme laboratuvarlarının organ ve doku nakilleri ile ilgili faaliyetlerini kapsayarak, tedavisi doku veya organ nakli ile mümkün olan hastaların hayatını sürdürmesine yönelik nakilleri gerçekleştirecek organ ve doku nakli merkezlerinin, organ ve doku kaynağı merkezlerinin ve doku tipleme laboratuvarlarının açılması, çalışması ve denetimi ile organ ve doku nakli hizmetlerinin yürütülmesinde uyulması gereken usul ve esasları düzenlemektedir.
KLİNİK TEDAVİ AMAÇLI KULLANILAN KÖK HÜCRELERİN NAKİL SÜRECİ SIRASINDA KARŞILAŞILAN AKSAKLIKLAR;
KÖK HÜCRE ENSTİTÜSÜNÜN VİZYONU, MİSYONU VE GÖREVLERİ
Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığının kurulma amacı18.12.2015 tarih ve 29566 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan ‘’Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Yönetmelik’inde ‘’Sağlık bilim ve teknolojileri alanında ülkeye ve insanlığa hizmet etmek amacıyla Türkiye’nin rekabet gücünü artırmak ve sürekli kılmak, kalkınma planı hedefleri ile Cumhurbaşkanının belirlediği öncelikleri de dikkate alarak ülkemizin ileri teknoloji ve innovasyon ihtiyacını karşılamak, yeni ürünlerin üretimini ve var olanların geliştirilmesini sağlamak,araştırmacılara bilimsel ortam temin etmek, kamu hukuku ve özel hukuk tüzel kişileri ile işbirliği yaparak bilimsel araştırmalar yapmak, yaptırmak, bu araştırmaları koordine etmek, teşvik etmek, Ar-Ge’lere katkı sağlamak, sağlık bilim ve teknoloji kültürü ile ekosistemlerin geliştirilmesinde öncülük yapmak, sağlık hizmetlerinde akreditasyon faaliyetlerini yürütmek üzere Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığının kurulması ile teşkilat ve görevleriyle ilgili usul ve esasları düzenler.’’ olarak belirtilmektedir.
Bu yönetmelik kapsamında listelenen enstitülerin içinde kök hücreler ile ilgi bir enstitü bulunmamaktadır.
a) Türkiye Kanser Enstitüsü.
b) Türkiye Biyoteknoloji Enstitüsü.
c) Türkiye Anne, Çocuk ve Ergen Sağlığı Enstitüsü.
ç) Türkiye Halk Sağlığı ve Kronik Hastalıklar Enstitüsü.
d) Türkiye Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Enstitüsü.
e) Türkiye Sağlık Hizmetleri Kalite ve Akreditasyon Enstitüsü.
Kök hücreler vücudumuzun yapı taşlarıdır bu nedenle kök hücre araştırmaları hastalıklar için tedavi üretme konusunda sınırsız bir potansiyeli sahiptir.
Ülkemize ve insanlığa hizmet etmek amacıyla insan sağlığını daha iyi bir yere getirmek için;
amacı ile dünyanın önde gelen yetişkin kök hücre eğitim, araştırma ve tedavi merkezlerinden birisinin TÜSEB’ in aşağıda yer alan teşkilat şemasında başkan yardımcısına bağlı bir kök hücre enstitüsünün olarak başarıyı teşvik edecek şekilde kurulmasının faydalı olabileceği kanaatindeyiz.
Bu kurum aynı zamanda kamu hukuku ve özel hukuk tüzel kişileri ile iş birliği yaparak bilimsel araştırmalar yapmak ve bilimsel araştırıma yapan diğer merkezleri desteklemek misyonunu da yüklenebilir.
KÖK HÜCRE ENSTİTÜSÜNÜN GÖREVLERİ
TÜSEB çatısı altında kurulacak ‘’Kök Hücre Enstitüsü’’ aşağıda listelenen görevleri yerine getirebilir.
BİLİMSEL KATKI;
TESİSİ, EKİP KURULMASI VE Ar-GE FAALİYETLERİ;
TEDAVİ;
TİCARİLEŞME;
İŞ BİRLİĞİ;
(Örnek: Harvard Fibrosis Ağı HSCI' de BoehringerIngelheim, Bristol Meyers Squibb ve diğerleri gibi şirketlerle ortak çalışan bir iş birliği programıdır. Program, idiyopatik pulmoner fibroz, kronik böbrek hastalığı, kalp hastalığı ve alkolsüz steato hepatit gibi hastalıkların araştırılmasını sağlar.)
İLGİLİ ALT BİRİMLERİN KURULMASI
Ulusal ve uluslararası düzeyde tedavi ve araştırma amaçlı kök hücrelerle ilgili birimleri kurmak (Örnek; Rusya, Human Stem Cells Institute PJSC (HSCI) bir kamu kurumudur)
HELAL KÖK HÜCRE BANKASI ve GÖK-TÜRK
Kök hücre enstitüsü altında kurulan kurumlardan özelikle tüm orta Asya’daki Türk devletleri ve İslam dünyası ile ortak çalışma yapılarak kurulması planlanan helal kök hücre bankası ve GÖK-TÜRK’ e özellikle dikkat çekmek istiyoruz.
Akut Miyeloid Lösemi (AML) ve Akut Lenfoblastik Lösemi (ALL) gibi hastalıkların tedavisi hasta ile HLA doku uyumu olan sağlam gönüllü bir kişiden (gönüllü verici/GV) HKH’ lerin alınarak hastaya verilmesi ile onda sağlıklı kan yapımının sağlanması ile gerçekleşmekte bu hayat kurtaran tedavi şekli allojenik hematopoetik kök hücre (HKH)/ kemik iliği nakli olarak adlandırılmaktadır.
HKH nakline ihtiyaç duyan bir hasta için önce akraba içi doku uyumlu GV bulunmaya çalışılır, bulunamadığı taktirde kemik iliği donör bilgi bankalarına akraba dışı tarama başvurusunda bulunulmakta, GV’ den HKH temini kemik iliği donör bilgi bankaları aracılığı ile yapılmaktadır.
HKH’ lerin akraba dışı HKH nakli alanında kullanılabilmesi amacıyla ülkeler arasında değişimini kolaylaştırmak için kemik iliği bilgi bankaları (KİB) arasındaki işbirliğini teşvik etmek amacıyla kurulmuş olan Dünya Kemik İliği Donörleri Kuruluşunun (World Marrow Donor Association'ın (WMDA)) 2017 yılında yayınlanan Dünya Trend Raporunda (global trend report, 2017) kendisine üye 200 den fazla kemik iliği donör bilgi bankalarından aldığı veriye göre kayıtlı 33.581.000 GV ve 756.000 kordon kanı verisi bulunmaktadır. Bu bankalardan toplanan verilerle oluşturulan WMDA 2016 faaliyet raporunda, 3.274 kordon kanı, 13.230 periferik kan HKH ve 4.067 kemik iliği HKH’ nin hastaya nakledildiği belirtilmektedir.
Türkiye de akraba dışı HKH nakli amacıyla gönüllü verici kazanımı yapan üç adet kemik iliği donör bilgi bankası bulunmaktadır. Türkiye nüfusu 2017 yılı verilerine göre 80.810.525 milyon olup Türkiye de canlı doğan bebek sayısı 2017 yılında 1.291.550 olmasına rağmen bu bankalara Eylül 2018 itibariyle kayıtlı GV sayısı 343.634’dir. (TÜRKÖK: 300.466 (GV), TRİS: 27.456 (GV), TRAN: 15.712 (GV)/3.893 (Kordon kanı)).
Türk halkı orta Asya’dan gelerek 3 kıtaya yayılmaları nedeniyle çok farklı HLA gruplarını içermektedir. Bu nedenle orta Asya’daki Türk devletleri ile ortak çalışmalar ile kurulması planlanan GÖK-TÜRK’ ün hem tüm dünyadaki hastalara özellikle müslüman dünyasına HKH bağışlayabilme potansiyeli hem de sağlık turizmi aracılığı ile ülkemize diğer ülkelerden özellikle müslüman ülkelerden HKH nakli için gelecek hastaları artırma potansiyeli vardır.
AKREDİTASYON VE DENETİM
BURS VE STAJ
Bu görev ve yetkilerin Ülkemizin şu anki durumu göz önüne alındığında TÜSEB çatısı altında ‘’Kök Hücre Enstitüsü’’ kapsamında gerçekleştirilmesinin daha uygun olacağı kanaatindeyiz.
Saygılarımla bilgilerinize arz ederiz.
15.05.2020
Prof. Dr. Osman İLHAN
İç Hastalıkları ve Hematoloji Uzmanı
Ankara Üniversitesi, Hematoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi
Kök Hücre Vakfı Başkanı
Hücresel Tedavi ve Rejeneratif Tıp Derneği Başkanı
TÜRKÖK Kuruluş Projesi Danışmanı
Dr. Zeynep Zehra COŞKUN
İmmünoloji Doktorası
Dr. Abdurrahman Yurtaslan Onkoloji EAH Proje Sorumlusu, Mükemmeliyet Merkezi Proje Lideri (2019-günümüze)
Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Doku ve Hücre Nakli Şube Müdürü (2007-2010)
TÜRKÖK, Ulusal Kemik İliği Bankası Kuruluş Projesi Lideri (2007-2010)
TÜRKÖK, Avrupa Birliği Projesi (IPA) Yürütücüsü (2007-2010)
TÜRKÖK, Yöneticisi (2018)
Özgeçmiş:
Prof. Dr. Osman İLHAN
1978 yılında Ankara Tıp Fakültesinden mezun oldu. Aynı fakültede 1982 yılında İç Hastalıkları Uzmanlığını aldıktan sonra, askerlik görevini GATA Hematoloji Kliniğinde başasistan olarak yaptı. Mecburi Hizmet görevini SSK Ulus hastanesinde tamamladıktan sonra yan dal ihtisası için AÜTF' ne döndü.
1991 yılında Hematoloji doçenti oldu. Lösemi konusunda bilgi ve görgüsünü arttırmak için İtalya Cenova'da çalıştı. Türkiye'de ilk defa yapılan kandan kök hücre nakli ekibinde görev aldı. Türk ALL çalışma grubu başkanlığını yapan Dr. İlhan 1993-96 yıllarında AÜTF yönetim kurulu üyeliği yaptı.
1996 yılında ABD'de giderek M.D.Anderson Cancer Center' de Prof. Dr. Martin Korbling ve Prof. Dr. Richard Champlin' le Kök Hücre Mobilizasyonu Kriyoprezervasyonu ve Nakil konularında çalıştı.
1996 yılında Hematoloji profesörü oldu.
1999 yılında ESFH (European Society for Hemapheresis) bölge başkanı seçildi. 2000 yılında Hemaferez Derneği Kurucu Başkanı olan Dr. İlhan 2001'de World ApheresisAssociation (WAA) yönetimine girdi.
2001 yılı Ekim ayında Türk Hematoloji Derneği Başkanı oldu. İki dönem başkalığı takiben 2005 yılında Dünya Hematoloji Kongre başkanı iken kendi isteği ile ayrıldı.
Halen başkanlığını yaptığı Türkiye Kemik İliği Transplantasyon Vakfında değişik görevler aldı.
Avrupa Hematoloji Birliği’nda (EHA) aktif görev yapan Dr. İlhan eğitim ile ilgili ECAH' ın (European Committe in Accreditation of Hematology) kurul üyeliği yaptı.
Provider Status olarak da Türkiye'de yapılan kongre ve kursların akreditasyonunda rol alarak CME kredilenmesinde Türk Hematologların önünü açtı.
JACIE (Joint Acreditation Committe ISCT-EBMT) müfettişi olan Dr. İlhan aynı zamanda Türkiye sorumlusu oldu.
MDS Foundation üyesi olan Dr. İlhan, 2005 yılında 30. ISH Dünya Hematoloji Kongresini İstanbul'da, 15. ESFH Avrupa Aferez Kongresini Antalya'da başkanlığını yaparak ilklere imzasını attı.
Balkan Hematoloji Birliği'nin kurulmasında önemli rol oynayan Dr. İlhan 2003-2006 yılları arasında Ankara Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Başkanlığı süresinde kliniği uluslararası standartlara getirmeye çalıştı.
2008 yılında kurulan Hücresel Tedavi ve Rejeneratif Tıp Derneğinde kurucu başkan olarak görev aldı.
2011 yılında Geriatrik Hematoloji Derneği'nde kurucu başkanı oldu.
2012'de yapılan Dünya Aferez Kongresi (WAA)Onursal Başkanıdır.
Sağlık Bakanlığı’ nda daha önce ilaç ruhsatlandırma ve etik kurullarında görev alan Dr. İlhan, Fotoferez-Aferez Komisyonu Başkanlığı, Kemik İliği Nakli Bilimsel Kurul Başkanlığı yanı sıra Ulusal Organ Doku Hücre Koordinasyon Kurulu Başkanlığı'nı, Kordon Kanı Bilimsel Kurulu ve Kök Hücre Araştırma Kurulu Başkanlığı yapmıştır.
KÖK HÜCRE VAKFI kurucu başkanıdır. Türkiye’nin kemik iliği ve kök hücre naklinde uluslararası düzeye gelmesinde katkıda bulunmuştur.
TÜRKÖK (Türkiye Kök Hücre Verici Bankası) kurulmasında önemli rol almıştır.
200’den fazla Pub-Med' de kayıtlı dergilerde yayını bulunan Dr. İlhan, 3000'den fazla atıfı ve 1050 EHA-CME kredisi vardır.
Avrupa Hematoloji Birliğinin Platin CME sertifikasının sahibidir.
Transfusion and Scienceve Therapeutic Apheresis dergilerinin editorial board üyesidir.
Avrupa Kan ve Kemik İliği Nakli Birliği'nden (EBMT-JACIE) hizmet ödülü almıştır. Yine bu alanda Türk Hematoloji Derneği tarafından teşekkür belgesi sahibidir.
Hemaferez Derneğinin "Hayat Boyu Hizmet Ödülü"nün sahibi olan Prof. Dr. Osman İlhan adına 2009 yılından itibaren her yıl dernek tarafından "Prof. Dr. Osman İlhan Hemaferez Ödülü" bir araştırmacıya verilmektedir.
KÖKTEN ÇÖZÜM ve HEMAFEREZ alanında kendi adına Türk Patent Enstitüsü'nden marka patenti almıştır.
Prof. Dr. Osman İlhan Ankara Tıplılar Vakfı Başkan Yardımcılığı ve Ankara Tıplılar Derneği Başkanlığı yapmıştır.
EĞİTİM DURUMU:
1972-1978: Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi
1978-1983: İç Hastalıkları Uzmanlığı, AÜTF İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
1984-1985: Askerlik Görevi; GATA Hematoloji Kliniği-Ankara
1985-1988: Zorunlu Hizmet; SSK Ulus Hastanesi-Ankara
1988-1991: AÜTF Hematoloji Bilim Dalı Yan Dal Uzmanlığı
ÖDÜL:
1993: X. Ulusal Kanser Kongresi Serbest Bildiri Birincilik Ödülü.
1995: XI. Ulusal Kanser Kongresi Poster Birincilik Ödülü.
1998: Roche "Viral Hepatit 1998" Birincilik Ödülü
1998: XXI. Ulusal Hematoloji Kongresi Klinik Çalışma Poster İkincilik Ödülü
1999: Ulusal Kanser Kongresi KK 99 Bildiri Ödülü
1999: III. Ulusal Kemik İliği ve Kök Hücre Transplantasyonu Kongresi; En İyi Poster İkincilik Ödülü
2002: Türk Hematoloji Derneği En İyi Klinik Çalışma Ödülü
2002: Türkiye Kemik İliği ve Transplantasyon Vakfı Özel Ödülü
2019: Türk Hematoloji Derneği Laboratuvar Çalışmaları ödülü
İÇ HASTALIKLARI UZMANLIK TEZİ:
Renal amiloidoizisde serum immun kompleks seviyeleri
HEMATOLOJİ UZMANLIK TEZİ:
Akciğer kanserlerinde kemik iliği tutulumu
AKADEMİK ÜNVAN:
1991: AÜTF Hematoloji Yardımcı Doçenti
1991: AÜTF Hematoloji Doçenti
1996: AÜTF Hematoloji Profesörü
GÖREV ALDIĞI ve YÖNETİCİSİ OLDUĞU KURUM VE KURULUŞLAR
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Yönetim Kurulu Üyeliği (1993 -1996)
Ankara Üniversitesi Sağlık Meslek Yüksek Okulu 1992-1994 Eğitim Yılları Dahiliye Bölümü Sorumlusu
AÜTF Prof. Dr. Orhan Seyfi Şardaş Aferez Ünitesi Kurucu Öğretim Üyesi ve Sorumlusu (1994- )
Türkiye Kemik İliği Transplantasyon Vakfı Başkan Yardımcılığı (1992-1996)
Türkiye Kemik İliği Transplantasyon Vakfı Başkanlığı (1996-2001)
Türk Hematoloji Derneği, Kemik İliği Yetmezliği Alt Komite II. Başkanlığı (1997- 2001)
Türk Hematoloji Derneği, Aferezis Subkomitesi Başkanlığı (1997- 2001)
AÜTF Kan Bankası ve Transfüzyon Ünitesi Üyeliği(1992- )
Sağlık Bakanlığı Kan ve Kan Ürünleri Teknoloji Komisyonu Üyeliği (1996-)
Sağlık Bakanlığı İlaçları Ruhsatlandırma Ana Komisyonu Üyeliği (1997- )
Sağlık Bakanlığı Aferez ve Fotoferezis Danışma Kurulu Başkanlığı (1999- )
Türk Lösemi Grubu Çok Merkezli Akut Lenfoblastik Lösemi Çalışması Koordinatörlüğü
Çok Merkezli "Kronik Myelositer Lösemide Interferon alfa2b+Düşük Doz Ara-C (IFNARAC) Çalışması" Koordinatörlüğü
AÜTF Kemik İliği Transplantasyon Konseyi Üyeliği (1989-)
Türk İç Hastalıkları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi (1999- 2003)
Eastern European Distrinc Director of ESFH (1999-2002 )
Sağlık Bakanlığı Merkezi Etik Kurul Komisyonu Üyeliği (1999-2002)
Ankara Üniversitesi Mezunları Derneği Üyeliği (2000- )
Hemaferez Derneği Başkanı (2000-2004 )
Dünya Aferez Birliği Yönetim Kurulu Üyeliği (2000-2018)
Counsillar, World Apheresis Association (2000-2018)
Türk Hematoloji Derneği Başkanlığı (2001-2005)
Türkiye KML Çalışma Grubu Başkanı (2002- )
Ulusal Kanser Danışma Kurulu üyeliği (1999-)
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Başkanlığı (2003-2006)
Türkiye Kemik İliği Transplantasyon Vakfı Başkanlığı (2005-2015)
Joint Accredation Committee ISCT-EBMT(JACIE) Müfettişligi (2000-2020)
Joint Accedation Committee ISCT-EBMT(JACIE) Türkiye Yetkilisi (2005-2017)
Sağlık Bakanlığı Kemik İliği Nakli Danışma Kurulu Başkanı (2005-2010)
European Hematology Assosiation, ECAH Advasory Board Üyesi (2005-2015 )
Ulusal Organ Doku Hücre Nakli Koordinasyon Kurular Başkanı(2006-2007)
ÖZEL UZMANLIK VE ÇALIŞMA ALANLARI:
Hematopoietik Kök Hücre Nakli (Otolog, Allogeneik)
Akut Lösemi, Kronik Lösemi Tedavileri
Hodgkin Lenfoma, Hodgkin Dışı Lenfoma Tedavileri
Multiple Myeloma Tedavileri
MDS, Aplastik Anemi, ITP, TTP Tedavileri
Hiperkoagülabilite, HerediterTrombofili Tedavileri
Terapötik Aferez, Fotoferez
Yaşlı Hematoloji Hastalıkları
Kanser Kök Hücresi, Kanser Aşısı, CART-CELL
ÜYE BULUNDUĞU DERNEKLER:
International Society of Hematology (ISH)
International Bone Marrow Transplantation Registry (IBMTR)
International Society of Hematotherapy and Graft Engineering (ISHAGE)
International Conference forApheresis (ICFA)
World Apheresis Association (WAA)
American Society of Hematology (ASH)
American Societyfor Blood and Marrow Transplantation (ASBMT)
American Society for Apheresis (ASFA)
European Hematology Association (EHA)
European Bone Marrow Transplantation (Merkez No:117)
European Society for Hemapheresis (ESFH)
European Organization for Research and Treatment of Cancer (EORTC) (Merkez:973)
Italian Society of Haemapheresis (SIDE)
Aplastic Anemia Working Party Üyeliği (EBMT)
Aplastic Anemia and MDS Foundation
Türk Hematoloji Derneği
Türk Hemaferez Derneği
Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu
Türk İç Hastalıkları Derneği
Kan Ürünleri ve Transfüzyon Derneği
Enfeksiyon Hastalıkları Derneği
Ankara Üniversitesi Mezunlar Derneği
Ankara Tıplılar Vakfı Başkan Yardımcısı
Ankara Tıplılar Derneği Başkanı
YURTDIŞI DENEYİM
European School of Oncology "Course on Leukemias", San Orto, İtalya, 1991
European School of Oncology (ESO)'nun düzenlediği ve dünyanın en önemli Lösemi uzmanlarınca verilen kursta; löseminin tanısı, tedavisi ve son gelişmeler uygulamalı olarak yapıldı. Yeni tedavi yöntemleri tartışıldı. Akut lösemiler, kronik lösemilerde ayırıcı tanı prensipleri geliştirildi. EORTC ile iş birliğine karar verildi.
2nd International Course: Recent Progress in Biology and Clinical Research in Adult Leukemia, Genoa, İtalya, 1992. Ospedale S. Martina'da Prof. Dr. A.Bucigalupo başkanlığında yapılan kursta Avrupa'nın ve dünyanın değişik ülkelerinden gelen 50 kadar hematoloji ve onkoloji uzmanı lösemilerin (ALL, AML, KLL,KML ve HCL) tanı ve tedavisinde son gelişmeler, çalışma protokolleri tartışıldı. Tedavi protokollerine Türkiye'nin de katılması kararlaştırıldı.
Visiting Professor: Blood and Bone Marow Transplantation, Apheresis and Stem Cell Processing Technology M.D Anderson Cancer Center Houston, Texas, Amerika, 1996. Dünyanın en büyük ve gelişmiş kanser merkezinde, Prof. Dr. Martin Körbling ve Prof. Dr. Richard Champlin ile beraber kan ve kemik iliği hücrelerinin toplanması, dondurulup saklanması konusunda gelişmeler takip edildi. İlk olarak GVHH'de dentiritik hücrelerin sorumlu olduğu belirtildi.
Daha sonra Türkiye'ye dönüldüğünde aynı şartlar ve imkanları olan İbni Sina Hastanesi Aferezis ünitesinin kuruluş çalışmalarına başlandı. Plazma değişimi, immunoadzorbsiyon, fotoferez, pozitif-negatif seleksiyon, sitaferezis yöntemleri Türkiye geneline yayıldı. Prof. Dr. Martin Körbling'in izin verdiği SOP, Türkiye'de İbni Sina Hastanesi'nde aferezis ünitesinde başlatıldı. Türkiye'de Hemaferesiz Derneği'nin kurulması için alt yapı çalışması başlandı. (www.hemapheresis.org)
2nd Seminar Applied Technology in Haemapheresis Hospital Saint-Louis, Paris, 1997 European School of Haematology (ESH) tarafından düzenlenen uygulamalı seminerde, aferezis prensipleri, klinik uygulamaları, yeni cihazlar tartışıldı. Hasta başı uygulama yapıldı. İlk olarak fotoferezisin uygulandığı hastalıklarla ilgili sonuçlar verildi. İmmünabzorsiyonun plazma değişimine üstünlüğü gösterildi. EULAR' ın immunolojik hastalıklarda (SLE, RA, Dermatopmiyozitis) plazma değişimi tartışıldı. ESFH Başkanı Prof. Dr. Paul Höcker Türkiye'de konferans vermek üzere davet edildi.
Post-graduatecourse: TherapeuticHaemapheresis-forclinicalspeacilistusinghemo-immuono-therapyMalmö-İsveç, 1999. European Society for Hemapheresis (ESFH)'nin düzenlediği aferezis uzmanlarına yönelik uygulamalı kursta, immunadzorbsiyon yöntemleri, endikasyonları anlatıldı. Özellikle refrakter idiopatik trombositopenik purpura (İTP) ve refrakter romatoid artrid (Rh.A)'te yüz güldürücü sonuçlar sunuldu. Amerika'da FDA tarafından geri ödeme konusunda ruhsat aldığı belirtildi. Yine fotoferezisin cilt lenfoması yanında graft versus host hastalığı ve organ nakli reddini engellediği anlatıldı. Kurs sonunda yapılan seçimde Prof. Dr. Osman İlhan, içlerinde İsveç, Norveç, Danimarka, Rusya ve Yunanistan'ın da bulunduğu 16 ülkeyi kapsayan Doğu Avrupa Aferezis birliği direktörlüğüne seçildi. (www.esfh.org) Dünya aferezis birliği (WAA) Başkanı Prof. Dr. MauroValbonezi Türkiye'ye konferans vermek üzere davet edildi ve Türkiye'nin WAA'ya üyelik çalışmaları başlatıldı.
FACHT-JACIE Training Course for the Accredition for Blood and Marrow Progenitor Cell Orocessing, Collection and Transplantition. Barcelona, İspanya 2000
Amerika'da kemik iliği transplantasyon merkezlerini denetleyen bağımsız bir kuruluş olan FACHT ile Avrupa ve Kemik İliği Transplantasyon merkezleri birliği (EBMT)'nin iş birliğinde Avrupa'da kök hücre nakilleri yapan merkezleri denetlemek üzere müfettiş yetiştirme kursu düzenlendi. Bu kursa Prof. Dr. Osman İlhan ile Avrupa'dan tanınmış 30 hematolog-onkolog katıldı. Kök hücre nakli yapan merkezlerin üç farklı alanda akredite olması kararlaştırıldı. Bunlar klinik program, kök hücre aferezi ve laboratuvar olanakları olarak belirlendi. Prof. Dr. Osman İlhan bu uygulamayı ilk olarak kendi merkezi olan AÜTF İbni Sina Hastanesi Kök Hücre Nakli merkezinde başlattı. Daha sonra bu uygulama Türkiye genelinde Türk Hematoloji Derneği ve Hemaferez Derneği ile iş birliğinde başlandı.
2nd Seminar on the management of CML Madrid-İspanya 2002 Kronik lösemilerden Kronik Myelositer Lösemi (KML) hastalarında güncel tedavi ve sonuçlarının tartışıldığı bu toplantıda M.D. Anderson Cancer Center'den Dr. MosheTalpaz ve İngiltere'den J. Goldman başkanlık yapmışlardır. Özellikle GLİVEC (STI 571) ilacının etkileri tartışıldı. Özellikle 45 yaşın üstündeki hastalara allogeneik kök hücre nakli yapılmaması belirtilmiştir. Bu kursun sonunda Avrupa'da bağımsız KML çalışma grubu oluşturulmuştur. Türk grubunun başkanlığına Prof. Dr. Osman İlhan'ın yapması kararlaştırılmıştır. Bu grup KML'de yeni tedavi protokollerini Eylül 2002'de başlamasına karar verdi. Prof. Dr. M. Talpaz ve Prof. Dr. J. Goldman 1-5 Kasım 2002'de Antalya'da yapılacak olan 29. Ulusal Hematoloji Kongresi'nde konferans vermek üzere Türkiye'ye davet edildi. (www.hematoloji2002.org).